İstanbul'un çocukları!
Şehr-i şehir derler bu asırlık şehir için... Doğrudur da
hani, masumluğunu korurken bir o kadar da korkutucu olan bu devr-i nisan için.
Uyumaz bu şehir, uyutmaz da. Her şeyi bir anda yaşar. Hep doludur kafalar, hep farklıdır. Bilemezsin
kim iyidir, kim kötü. Ama kimsenin birbirine müdanesi
yoktur bu zamansız şehirde. Güven yoktur, düzen yoktur, huzur da zor
bulunur. Her güzelin bir dikeni
olurcasına insanın canını acıtır bu halleri.
Yorgundur bu şehir, sorumluluları fazladır. Yaşarken yorar insanı, yorarken
düşünmeye fırsat bulamazsın. Öyle yaşar gidersin, alışırsın düzensizlik
içindeki bu düzene. Bu bile yeter
insanın nefes almasına. Yalnız değilsindir, hissedersin kocaman bu yalnızlığın içinde. Çok kavgalar
etmiştir, çok savaşalar vermiştir, çok kayıplar yaşamıstır. Acılarıyla büyümüş,
büyürken olgunlaşmıştır. Geçmişi yüzüne yansımıştır. Yaşarsın zorlukları
sorgulamadan burda, seversin nedenini bilmeden bu sehirlerin üstadını. Bir mektep havası hakimdir. Herkeste bir
hırs, bir öfke. Tartışılır dostluklar, aşklar, öfkeler, acılar nice duygular. Üstün
başarıdır ayakta kalmak, görüneni görülmez yapmak. Yine de ayrılamazsın bu yerden, koparamazsın
gönülden...İşte öyle bir şeydir İstanbul.
